Zaman Özgürlüğü

ZAMAN ÖZGÜRLÜĞÜ
Anayasaya göre ; kişi hak ve özgürlüklerimiz : düşünce, kanaat ve ifade özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü, yerleşme ve seyahat özgürlüğü, haberleşme özgürlüğü, bilim ve sanat hürriyeti,basın özgürlüğüdür. Yıllardır korunmakta olan bu özgürlüklerimize, haklarımıza bir de 'zaman özgürlüğünün' eklenmesi elzemdir. Zaman TDK tanımına göre Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre olarak tanımlanmıştır. 'Bugünün işini yarına bırakma', 'vakit nakittir' der atasözlerimiz, hep bir zamana vurgu vardır. Büyüklerimden duyarım zaman ne çobuk geçti, zaman geri gelmez , zamanın geçtikçe bir adım daha atarız ölüme doğru , zaman başlangıçtı zaman bitişti... Peki neden hiç önemseyemedik bu zamanı niye boşa harcattık? Bir kuruma işim düştü geçenlerde memur rahat rahat beni 4 saat orada bekletti işim olsun bekleyeyim yeter ki dedim, saatler ilerledikçe daha da çekilmez oldu bekleyiş yine de bekledim sırf işim olsun diye. Bunu ilk ben yaşamadım ilk o kurum yaşatmadı bu zaman tecavüzünü, elbette son yaşayanda ben değildim. İnsanların nerde nasıl ne durumda bekletildiği önemsenmiyor, hiçbir dünya hukuk mevzuatında da bu konunun yeri yok. Zamanım benim hakkım ve onu nasıl kullanacağımda özgürlüğüm olmalı, bahsettiğim özgürlük , bir başkası sırf görevini ifa etsin diye benim hayatımdan aldığı vakittir. Sıralarda, kuyruklarda saatlerce beklemek zamana tecavüz değil midir? Bu sistemin hiç mi çıkış yolu yoktur? Zaman saldırılarının suç olarak düzenlenmesini istiyorum, bir kimsenin zaman özgürlüğünün açıklamasız ve gereksiz hallerde saldırıya uğratılmasının cezası o kimsenin ne kadar zamanına saldırıda bulunulmuşsa bir katı ile SALDIRGAN FAİLin de zamanı alınsın bir yerde bekletilsin. Zaman bir haktır ve özgürlüktür kimse saldıramaz buna izin vermeyelim. Nasıl mı? ZAMAN ÖZGÜRLÜĞÜ adında TCK ya bir madde ekleyerek kanunlaştırabiliriz. Bu konuyu detaylı incelemelerimle tekrar sizlerle paylaşıcağım.

MERVE ESEN
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ