Hayali Alışveriş Ve Hediye Puan

                                                                                                       HAYALİ ALIŞVERİŞ VE HEDİYE PUAN
              'Y.K, 4 yıl önce paravan bir peyzaj şirketi kurdu. Bankalarla görüşerek, kredi kartıyla alışveriş eden müşterilerine ekstra puan verilmesi için anlaştı. Çevresindeki kişilerin kredi kartlarını alan Y.K, bu kartlarla slip çekerek hizmet vermiş gibi işlem yaptı. Ay sonlarında düzenli olarak, aslında yapılmamış hizmetlerin parasını zamanında bankaya ödeyen Y.K, kredi kartlarından puan kazanmaya başladı. Kazanılan uçak bileti gibi promosyonları da, turizm şirketlerine sattı. 3 yıl içinde büyük bir ustalıkla bonus kazanmaya devam eden Y.K, son bir yıl içinde, aynı kişilerin kartlarıyla peş peşe yüklü işlemler yapdı. Aynı müşterinin bir yılda 8 kez peyzaj yaptırması, bankaların gözünden kaçmadı. 4 yılda 2 milyon YTL civarında bonus kazandığı tespit edilen Y.K’ın banka hesabında da 900 bin YTL bulunduğu belirtildi. Savcılık kararı ile bu PARA da bloke edildi. Y.K’ın kart sahiplerine de düzenli olarak ödemeler yaptığı öne sürüldü. Gözaltına alınan 2’si kadın 31 kişi Eyüp Adliyesi’ne gönderildi. Yapılan incelemelerde, kredi kartı işlemlerinin faturalarla desteklenmediği belirlendi.'(http://www.hurriyet.com.tr/)
              Burada bilişim sistemlerinin , banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu oluşur mu? 
              TCK md. 157 e göre dolandırıcılık suçunun oluşması için :
              1.) hileli bir davranış
              2.)bir kimseyi aldatma
              3.)başkasının malvarlığını zarara uğratma
              4.)kendisinin ya da başkasının malvarlığında yarar sağlama 
              davranışlarının fiilde bulunması gerekiyor. Bu 4 şık anlamında olayı değerlendirdiğimde somut olayımızda ( Y.K 'nın yapmamış olduğu hizmet ilişkisini yapmış gibi göstererek bankaya hile yapması) hileli davranışın karşı tarafı aldatmış olması suçun oluşmasını sağlar. Yine olayda banka aldatılmış ve banka aleyhine bir kazanç elde etme durumu olmuştur. Duruma bu açılardan baktığımızda suç oluşmuş izlenimi verse de Y.K 'nın yapmış olduğu fiileri biraz daha incelersek Borçlar Kanunumuza göre sözleşme yapma özgürlüğü vardır ve taraflar sözleşmeyi anlaşarak iptal edebilirler. TBK md 26 : 'Taraflar  bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler.' diyor. O zaman Y.K 'nın bu sözleşmeleri yapıp haksız kazanç sağlayabileceğinü düşünebiliriz; ancak yine TBK md 27 :' ... ahlaka aykırı olarak yapılan sözleşmeler kesin hükümsüzdür.' diyor. Şimdide sözleşmeleri geçersiz sayarsak yine başa dönmüş oluruz. Fikrimce tartışılmaya açık bu konu ceza hukukunun dolandırıcılık suçuna girmez ve niteliği itibariyle özel hukuka ilişkin bir durumdur. Olaya ilişkin mahkemenin kararına ulaşamadım.(görünce eklerim)

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol