Unutulan Yeminler


                                                 
ESER ADI: UNUTULAN YEMİNLER
YAZAR ADI: STVAN LAZAR
KAHRAMANLAR: Uzerkaf, Marcia, Galpal, Dairna, Uzerkaf'ın annesi
ROMAN ÖZETİ: Siyasi bir tututklu olan Uzerkaf isimli bir mahkum idam cezası için Roma şehrinde infaz edileceği yere askerlerle beraber gitmektedir. O sırada Vesta tapınağının önünden geçerken tapınağa sığınmak için askerlerden kaçıp tapınağa girdi ve orada Vesta rahibesi Marciaya ile tanıştı. Marcia küçük yaşta tapınağa getirilen ve Kutsal ateşi bekleyen bir rahibedir. Uzerkaf rahibeyi birden öptü ve kutsal ateşi söndürdü rahibe ansızın bayıldı ve Uzerkaf onu kaçırdı. Rahibe uyanınca Uzerkaf ona aşk yeminleri etti onu çok sevdiğini, ona hiç yaşamadığı mutluluğu yaşatacağına dair sözler verdi. Uzerkaf ve Marcia beraber Uzerkaf'ın yaşlı annesinin evine Numidyaya (şimdiki Cezayir) gitmek için yola koyuldular ve önlerini zengin şöhretli ve acımasız bir adam kesti onun adı Caius Marcius Andronicus 'du. Andronicus, Marcia'yı ele geçirmek istedi ; ancak Uzerkaf buna sinirlendi ve Andronicus'u döverek öldürdü. Andronicus'un kırmızı al al kanı yerlere döküldü. Ve Andronicus'un adamları aşıkların peşini bırakmadı takip ettiler. Aşıklar limana doğru koştu ve Numidya'ya gidecek olan Sirta adlı gemiye kendilerini yalanlar dolanlar atarak iki kardeş gibi tanıttılar. Elbette ki buna kim inanır ? Galpal, Sirta'nın kaptanı buna inanmadı ve dedi ki sen Uzerkaf, Andronicus'u öldürdün ama olsun ne güzel ben onu hiç sevmezdim ki sana söz Numidyalı Uzerkaf ve sevgilisi güzel beyaz kadın sizi Numidyaya götürücem. Beraber gemiyle yola koyuldular. Gemiye sızan komutan Uzerkaf'a dedi ki tutuklusun Roma'ya dönelim kaptan bunu hapse atcam. Uzerkaf komutanı hop denize attı ee tabi güçlü ve kasları vardı Uzerkaf'ın ne de olsa fakir bir köle idi. Komutanı denizde köpek balıkları ham yaptı. Komutanın al kanı şimdi denizde mavi ile karışmış bir renk uyumu gündeme gelmişti. Velhasıl artık aşıklar Numidyaya gelmişti ve Uzerkaf'ın anasıyla yeni bir yaşama başlamışlardı, mutluydular aşılardı ne de olsa aşka inanmışlardı. Uzerkaf nehir kıyısından altın tozu topluyordu yine bir gün işteyken yanına kara bir kadın geldi onun adı Dairna idi, eski sevgilisiydi, Dairna özlemle Uzerkaf'ı öpmeye başadı Uzerkaf hayır diyemedi çok mutluydu. Bir gün Marcia'ya kocasına yemek götürmek için yolaçıktı bir de ne görsün kocası kara kadınla beraberdi öpüşüyorlardı.  Marciya hemen eve gitti ve ağladı uzerkaf'ın annesi ve Marcia , Uzarkafla konuştu. Uzerkaf ağladı özür diledi, Marciaya affetti kocasını olsun dedi, kocamdır yapar dedi, Ah Marcia'ya ne masumdur saf rahibe kızı, bir aldatan bir daha aldatır diye içimden geçirirken ertesi gün oldu ve Uzerkafın annesi ile Marcia yine Uzerkafın yanına gitti bir de ne görsünler kara kadınla Uzerkaf saadet yaşıyor annesi bağırdı birden Uzerkaf annesini ve Marciayı dövdü defolun saadetimi bozmayın dedi. ertesi gün Marciya romaya yurduna geri dönmeye karar verdi orada kaptan Galpalla karşılaştı Galpal dedi ki ben seni götürürüm Romaya ya bir de ben sana aşık oldum sen benim karım olsana dedi. Marcia sağol ama ben tapınağa dönüp günahlarımın acısını çekicem dedi tapınağa gitti bunu hapsettiler ve diri diri toprağa gömdüler Galpal geldi Marcia canım öldün mü diye bağırdı Marcia da hayır dedi. Galpal toprağı kazdı ve Marciayı kurtardı ve kendi gemisine götürdü ömür boyu mutlu etmek için.Hikayede burada bitti .

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol