Ceza Yargılamalarında Avukat Krizi Olabilir mi?


            Bazı haberlerde, davalı taraflara avukat ataması yapılamadığında sanığın tutuksuz yargılanabileceğine dair dayanaktan yoksun, halkı yanıltıcı söylemlerde bulunulmuş. Üstelik bunun içinde on günlük bir sürenin olduğu belirtilmiş, sanki destekli sallıyormuş edasıyla sunum yapılmış. İyisi mi bu ' Delinin biri kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış' durumuna bir açıklık getireyim dedim. Ve konuyla ilgili uzun uzadıya bir araştırma yapmama neden oldu.

           Öncelikle şunu iyi bilmek gerekir ki herkesin savunulma hakkı vardır. CMK madde 103/2 e göre , "soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı adli kontrol veya tutuklamanın artık gereksiz olduğu kanısına varacak olursa, şüpheliyi re'sen (kendi kararı ile) serbest bırakır. " Buradan anlaşılacağı üzerine serbest bırakılma hali ancak tutuklamanın gereksiz olduğu veya şüphelinin suçu işlediğine dair güçlü kanıtlar bulunamadığında gerçekleşir.

           Lakin avukatın atanamadığı durumda yargı yolu tıkanabilir. Bu gibi bir durumda beklenir ve derhal avukat atanması mahkemece sağlanır. Böylece sanık kişi avukatıyla birlikte soruşturmaya alınabilir. Belirtmeliyim ki bu kesinlikle sanığa avukat ataması yapılamadığı süreçte tutuksuz yargılanabileceği anlamına gelmez.

                Sonuç olarak haber yapma zihniyeti ve hukuk zihniyeti birbirinden oldukça farklıdır. Hukuk adaletin sağlanmasını amaçlar ve toplumdaki düzeni sağlar. Günümüzdeki haberin tanımını ise sanırım habercilere bırakmalıyız (!)





Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol